Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ağladım, iyi geldi

 Bugün çok ağladım. Baya ağladım. Sağlam ağladım. Hıçkırık filan yoktu, düz ve sıcaktı. Burnum doldu hep. Normalde sesim de değişir. Bu sefer çok değişmedi. Gözlerim acıyor biraz. Katarsis miydi, öyle mi deniyordu duygu boşalmasına. Belki böyle birşeydi.  Geçen sene yaşadıklarıma, yazdıklarıma bakıyorum da, bir başkası şunları okusaydı eğer, bu kız ağır depresyonda diyebilirdi. Bir dönem öyleydim, kabul ediyorum. Ama bu son zamanlar bence depresyon değil. Bilemiyorum. Çünkü için için kendime hep iyileştirici cümleler kuruyorum. İyi olabilmek için çaba sarfediyorum. Bu emek vermekse eğer, burada depresyondan söz etmek çokta doğru olmayabilir. Öyleyse neden hep olumsuz ve dönüp duran değişmeyen kötü olaylardan bahsediyorum? Ben de bilmiyorum. Herhalde mutlu olma halini paylaşmayı bilmiyorum. Mutsuz olmaya alışmışım. Onunla hem savaşıyorum hem de öylesine bağlıyım gibi. Hayatımda istemiyorum şahsen. Kim ister ki? Hiç kimse. İnsan garip bir varlık. En azından bende kesinlikle bir tuhaflık

Bir tasarım var aklımda!

 Bence, iyi bir tasarımcıyım. İyi bir peyzaj tasarımcısıyım. Bu konuda iyi bir eğitim aldım. Bir bahçe veya kamusal bir alandan bahsediyorsak, nerelerde ne ihtiyaç var bunları görüp ona göre tasarlayabilirim. O mekana nerden girmem gerektiğini, karşılaşacağım ilk bakışın ne olduğunu kafamda kurgulayabilirim. Bastığım çimden, adım taşlarına yanından geçtiğim meyve ağacından aldığım kokuya kadar her ayrıntıyı görebilir ve hissedebilirim. Burada yaşayacak olan insanların sabah kalktığında, penceresinden vuran güneşle dışarı baktığı anda göreceği, taze yumuşak ve tatlı manzaranın verdiği hafifliğin hissini algılayabilirim. Ben, kafamda çizdiğim tasarımın içinde dolaşmaya başlarım. Tasarım adım adım çıkar elinizden. Başınızda aslında hep bi hadi hadi diyen, bu işlerden pek de anlamayan ya bir yöneticiniz, ya da ona benzer biri olup, bu durumu zora soksa da, sanki bir günde çıkabilecek kadar basit görse de o iş aslında öyle değildir. Fakat bir şekilde eliniz hızlanmaya başlar. Yani demek ist

Döngü devam ediyor!

 Evet! Kesinlikle bir döngünün içindeyim. Dünyada yaşayan 8 milyar insan gibi ben de bir döngünün içindeyim. Kabul✋Kesinlikle kabul! İtirazım yok artık. Kabullenmeye başladım. Çünkü ben bu durumu kabullenmedikçe, döngü kırılmadan devam ettikçe ve ben buna uyum sağlayamadıkça, iyi bir ruh halinde olamayacağım. Pekala mesele ne mi yine? Ne olabilir? Yine işsiz kaldım. Kürkçü dükkanına döner gibi işsiz kaldıkça bu bloğu hatırlayıp, bir şeyler yazmak, karalamak geliyor içimden. En son mayıs ayında yazmışım. Aylar geçti. Temmuz ayında bir işe girmiştim, mutluydum. Geçtiğimiz hafta istifa görünümlü bir işten çıkarılma yaşadım. İtiraz etmedim. Sıkıntılar vardı, eninde sonunda olacak bir durumdu biliyordum, bekliyordum ve oldu.  Çalışmaya öyle alışmıştım ki, kendimi şuan yine bir boşluğa düşmüş gibi hissediyorum. Öyle de zaten. Bir haftadır çalışmıyorum. Erken kalkmıyorum. Sabah servisine yetişmeye çalışmıyorum. Sevdiğim bir kaç güzel insan vardı iş yerimde. Onları özledim. Aktif olmayı özledi