Ana içeriğe atla

6 Şubattan sonra

 Bu, çok karmaşık. Ben ve duygularım karman çorman halde. 10 ilde olan bu facia, bu felaket beni derinden etkiledi, üzdü. Üzüntü yerine elem ve keder daha uygun kelimeler olur herhalde. Şu ana kadar 40 bin insan öldü. Bu sayının artacağını maalesef biliyorum. İlk andaki eksiklikler, aksaklıklar, iş bilmezlik, bürokrasi, siyaset, insanlığa yakışmayan her ayrıntı her eylem her davranış ve her uygulamaya şahit olduk. 

Daha fazla insanın kurtulma ihtimali gün gibi ortadaydı. Ve yetkililerden hiçbiri istifa etmeyi bırak, insanlara parmak sallayıp isimleri not ediyoruz diye tehditler savurdu.

Biliyor musunuz şaşırdığım şey, dünya üzerinde şeytanı bile geride bırakacak iblisler bu ülkede bunca insanın ölümüne ortak olurken, bi o kadar da iyi yürekli ve cesur insanlar ve canım hayvanlar da vardı. 2 hafta olmasına karşın hala şehri ter etmeyip sağ kalan birileri vardır diye çakışan bi ekibin yazısını okudum mesela. Bu iki insan türü de aynı topraklarda. 

Keza Haluk abinin yaptığı insanlığı ölsem de unutmam. Allah onu esirgesin bin kere razı olsun ondan.

İlk hafta herkes can hıraş insan kurtarmak için uğraşıyorken ve haber ağı olarak Twitter’ı kullanırken, bu haramiler erişim engeli getirdiler. Ben bu kötülüğü kelimelere dökmekte zorlanıyorum. İnsanlar enkaz altındayken sela okuttular. O kadar çok kötülük vardı ki şu geçtiğimiz haftalarda, hep dua ettim bi gün son bulsun diye. Çok öfkeliyim ve kızgınım.

Hayatta kalmak da karışık, gelecek olan depremden korkmak da karışık. Büyük İstanbul depremini artık bilmeyen kalmadı. 

Bu satırları aslında hem duygularımı dökmek hem de tarihe bir not düşmek için yazıyorum. Ne demişler söz uçar taşı kalır.

Bu travmayı yaşayan kadınlar, erkekler, çocuklar, gençler biliyorum sizi asla anlayamam. Söyleyebileceğim hiçbir söz fayda etmez, yaralarınızı sarmaz. Biliyorum. Bilmenizi istediğim tek şey yalnız olmadığınızdır. 

Anneni kaybettin belki, belki babanı kardeşlerini, kuzenlerin belki amcan yeğenin teyzen halan ninen deden. Belki evlatların. Hepsi birden gitti belki de. O kadar çok okudum ki. Yüreğim yerle yeksan oldu her kayıpta. Sen kaldın belki bir tek. Ben dünyada yapayalnızım diyorsun belki de. Neden yaşıyorum ki diyorsun belki. Belki acıdan uyuştun düşünmüyorsun bile. Belki çok öfkelisin yaralısın. Korkuyorsun. Özlüyorsun belki. 

Ama dostum iyi ki varsın. Beni duyuyor musun? İyi ki buradasın ve hayattasın. İyi ki nefes alıyorsun. İyi ki yaşıyorsun. İyi bırakmadın hayatı. İyi ki mücadele ettin. İyi ki gitmedin çünkü bizim sana ihtiyacımız var. Sen umutsun dostum. Sen hayatsın. Sen karanlıktaki ışıksın biliyor musun? Hayatta olmanı o kadar önemsiyorum ki, birgün hayata yeniden tutunup karışmaya başladığında, yaralarını sarmaya başladığında sayfan yeniden açılacak biliyorum. Kapanan kapıların yeniden açılacak. Umudun yine olacak bir gün. Sevdiğin kaybettiğin her insan için keder doluyum. Şuanda yaşadığın her zorluk için elem doluyum. Hala kalbini kuran durumlar oluyordur belki gücüne giden çaresiz bırakan. 

Sen suçlu değilsin dostum. Biz suçlu değiliz. Biz yine iyi olacağız dostum. Sen yine iyi olacaksın. 

Kalbimden tüm sevgi ve dualarımla.

19.02.2023

Hilal

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgi bekleyen sana

 Sana hep iyi davrandım. Evet, karşılığını bekledim ama alamadım. İyi birşeyler ekersem iyi sonuçlar alırım diye ümit etmiştim. Sende nankörce davrandın. Bugün yaptığın bardağı taşırdı. Aldığım iyi bir haberi samimiyetle karşılamama ve sevinmeme engel oldun. Benim içimdeki samimi duygularımı zedeledin ki onlar insanlığıma dair ona ait biricik duygularımdı. Onlara hergün zarar veriyorsun. Dengesizsin ve öngörülemezsin. Bu dengesizliklerin yüzünden tüm zamanımı ve enerjimi sana ayırır oldum. Sense görmediğin sevginin bedelini bana ödetmeye kalktın. Kabul edip yolumuza devam etmemize müsade etmedin bir türlü. İkna edebilmek için hep anlayışla yaklaştım ve seni duymaya çalıştım ama sen beni histerik birisine dönüştürdün. Senin sevilmemenin  suçlusu ben değilim. Seni sevmeye çalıştım. Mutlu olmanı gözetledim hep. Kötü davransam bile geri döndüm ve seni onardım. Sense o sevgi açlığının öfkesiyle beni her seferinde yendin, beni alt ettin.  Bu bi başarı değil çünkü seni artık yalnızlığına terk